Arthur eski bir zindanda bir mahkumdur. Zindanın derinliklerinde eski mahkumların çürümeye bırakılan cesetleri sebebiyle bir mantar salgını başlamış ve buradaki gardiyanlar kendi canlarını kurtarmak için zindanı terk etmişlerdir. Geride yalnızca Arthur ve yaşlı, unutulmuş bir adam kalmıştır. Bu yaşlı adam ne adını ne de geçmişini hatırlar ancak emin olduğu tek bir şey vardır: bu kabusun bitmesinin tek yolu zindanın derinliklerinde yatıyordur. Gücünü yitirmiş bu yaşlı adam, kaçamayacak kadar yaşlı olsa da, Arthur’a bir teklifte bulunur — birlikte çalışırlarsa, belki kurtuluş bir ihtimaldir.
Hayatta kalmak ve özgürlüğe ulaşmak için Arthur’un tehlikelerle dolu bu zindanın katmanlarında ilerlemesi, düşmanlarla yüzleşmesi ve gizemi çözmesi gerekmektedir. Her adımda yeni tehditler, her köşede yeni sırlar… Zindan seni yutmaya hazır. Peki ya sen kaçmaya hazır mısın?
Yaşlı adamın adı olmadığından Arthur adama Old Man diye sesleniyor.
Old Man aslında bir canavar. Yıllardır burada dura dura, mantarlardan etkilendiği için hafızası çok zayıflamış. Yalnızca kendini buradan nasıl kurtaracağını hatırlıyor. Bu da ancak eski zindanda bulunan belirli eşyalarla yapacağı bir ayinle gerçekleşebilir. Bu ayinin gizli bir malzemesi daha var: Bir insan. Birini kurban etmesi gerekiyor. Ayini ilk tamamladığında